Bizimle iletişime geçin

ZÜCCACİYEDEN ÇİFTLİĞE, ÇİFTLİKTEN KASABA

2012 yılında çiftlik kurma hayali ile yola çıkılmış bu yolculuk, Korkuteli’nde bir çiftlik yeri satın alınmasıyla başlıyor.

24.01.2018 / 22159 Görüntüleme

ZÜCCACİYEDEN ÇİFTLİĞE,ÇİFTLİKTEN KASABA

2012 yılında çiftlik kurma hayali ile yola çıkılmış bu yolculuk, Korkuteli’nde bir çiftlik yeri satın alınmasıyla başlıyor. Burada hayvancılığa başlanıyor ve Önder Besi Çiftliğinden – Önder Kasabın açılış hikâyesinin temelleri de burada atılıyor. İşletme sahibi Önder TAŞ ile yaptığımız samimi röportajı sizlere sunuyoruz:

Kendinizi bize tanıtır mısınız?

1984 Korkuteli doğumluyum. Evliyim. 1983 yılında babamın Önder Zücaciye adıyla açmış olduğu zücaciye firması ile iş hayatına atıldım.

Zücaciye baba mesleğim. İş hayatına bu meslek ile başladım. 2012 yılında vermiş olduğum bir karar ile Önder Besi Çiftliğini kurmaya karar verdim. Genç bir girişimci olarak herhangi bir destek almadan, tamamen kendi çabalarımla sektöre giriş yaptım. Bu sektöre girişim; hayvancılık işini sevmem nedeniyle olmuştur. İş sevilince mücadele daha fazla oluyor.

Ailem bu konuda: ‘’var olan’’ bir iş olduğu için, bu sektöre girmemi istemedi. Ama dediğim gibi hayvancılığı seviyorum ve bu konu ile ilgili mesleklere çok fazla ilgim var. Bir yıl öncesinde hayvan çiftliğime bağlı bir iş olan kasaplık mesleğine Önder Kasap adı ile giriş yaptım. İşin temizliği ve sağlık boyutu benim için çok önemli. İçtenlikle söylemeliyim ki; müşterilere kendime et alıyormuşum gibi et satmaya çalışıyorum.

Hayvancılığı ve kasaplık mesleğini nasıl görüyorsunuz?

Hayvancılık ülkemizde değer görmemekte. Oysa herkes en iyi bildiği işi yapmalı. Bu bizim atadan gelme mesleğimiz. Başka ülkelerden ihracat yapmak bizim gibi bir ülkeye yakışmıyor. Şehirleşme uğruna köyünü, mesleğini bırakanlar var. Her şeye ihtiyaç olduğu gibi buna da ihtiyaç var. Bunu da bir meslek olarak görmeliyiz ve değer vermeliyiz. İşini dürüst ve samimi bir şekilde yapan herkes hakkını alır. Mücadelesine devam eder.

Kaliteli et nasıl olur, nasıl anlaşılır?

Hayvanların yetiştirilirken de, kesimi ve paketlenmesi yapılırken de hijyen koşullarının önemli olduğunu belirten Taş, halk arasında kırmızı etin renginin koyulaştıkça tazeliğini yitirmiş olduğu yönünde bir inanç bulunduğunu, fakat bu inancın doğru olmadığını söyledi. 

Etin kırmızılık oranının hayvanın türüne, cinsine, yaşına, yetiştiği bölge ve beslenme şekline göre değişiklik gösterebileceğini ifade eden Önder Taş: “İnek eti soluk kırmızı, yağları ise limon sarısıdır. Dana eti soluk kırmızı, koyun eti açık kırmızıdan kiremit kırmızısına kadar değişen tonlarda kırmızıdır.  

İyi bir kasap nasıl olur?

En başta temizlik, hijyen ve yapılan işin kalitesi gelir iyi bir kasaplık için ve insanlar bu şekilde sizi tercih ederler. Tabii bu göreceli bir durum. Sonuçta esnaflık işimiz ve ikili diyaloglara bakıyor. Ayrıca iyi bir kasap alışveriş yaptığınız zaman belli olur. Güler yüz, kaliteli et ve hizmet iyi bir kasaplığın göstergeleridir.

Korkuteli’nin meşhur ‘’et yemekleri’’ hangileridir?

Şiş, köfte.. Bu et yemeklerinin en önemli özelliği tabii ki Korkuteli’nin havasında yetişen hayvanların etinden kaynaklanıyor. Bunun yanı sıra kendi işletmemde, diğer kasap arkadaşlarım da etin sinirlerini iyice ayrıştırılmış olmasına çok dikkat ediliyor. Etin taze ve orta yağlı olması, ayrıca dinlendirilmesi de lezzetine lezzet katıyor.

Yurt dışından getirtilen canlı hayvanlar kasapları nasıl etkiliyor?

Bizde olmaz ithal hayvan. Kendimiz ağırlıklı olarak canlı alırız, kendimiz seçeriz ve kesimi de ona göre mezbahada yapılır. Onun haricinde yurtdışından gelen hayvanlar genelde entegrelere, büyük et işleyen firmalara gelir. İthal edilen hayvanları biz almayız ve satmayız, prensip meselesi. Hangi yemi yemiş, hangi şartlarda kesilmiş, İslami şartlara göre mi kesilmiş bilmiyoruz ve tercih etmiyoruz.

Son olarak Korkuteli Burada Dergisi okuyucularına neler söylemek istersiniz?

Korkuteli Burada Dergisi; İlçeye yeni bir misyon ve vizyon kazandırmakta. Derginizin yolu açık olsun. Korkuteli esnafı olarak her daim desteklemeye devam edeceğiz.