Huzur Bulmak

Sezen Aksu bir şarkısında “git…me” derken söylediği kendisi miydi yoksa başkası mı? Bir başka şarkısında “Kendimden kaçar oldum” derken neden kendinden kaçıyordu?

Bilmeyi gerçekten istiyorsan eğer, 
kendi ırmağımın tüm sırlarını anlatabilirim.

Çok uzun zamandır sadece bedenimi doyurma telaşıyla yaşıyorum. Ruhumdan uzaklaşmış haldeyim.

Özledim, gerçekten özledim kendimle olabilmeyi, 
kendimin olabilmeyi, 
kendimde olabilmeyi, 
ruhuma dokunmayı, 
bu dünyadaki herhangi bir şeyi düşünmeden, 
unutarak, 
herkesin kendi problemini çözdüğü ya da problem çıkarmadığı günleri yaşamayı özledim.

Nasır bağladı yüreğim kendi çölümde yaşamaktan. Gözümden akan suları içtim herhangi bir yolculuktayken.

Yorulduk. 
Yoruldum. 
Hep beraber hem de. 
Kendime akmaktan, 
kendime akanı içmekten yoruldum.

İnsanın gözü yüreğini daha ne kadar besler. 
Daha varamadım kendi denizime. 
Irmağım yoruldu, 
ben yoruldum, 
tekne yoruldu, 
su yoruldu, 
yol yorulmadı.

Olduğum yer yorgunluksa ol(a)madığım yer huzur muydu?

Biliyorum, hepimizin aradığı huzura nasıl ulaşılacağı her çağda herkes için önem arz etmişti. Her düşünür, her din adamı, her lider, her siyasetçi bu konu ile ilgili olarak birçok şeyler söylemişti. Kimisi işin manevi yanını ele almış, kimisi ekonomi, kimisi sosyal, kimisi bireysel başarı yönünü.

“Huzura neyle ulaşılabilir?” diye bize şimdi sorulsa hepimizin söyleyecek birçok şeyi vardır. Benim en çok hoşuma giden ve adım gibi yanımda taşıdığım cevap bir dervişten gelmiştir.

– “Uzaklaşarak”.

Neyden uzaklaşılacağı, ne zaman uzaklaşılacağı, nasıl uzaklaşılacağı ise bizim huzurumuzu gerçekten neyin kaçırdığının doğru belirlenmesindeki ustalığımızdır. Aynen, hastalıkların tedavisinde olduğu gibi. Doğru tedavi, ancak doğru teşhisle mümkündür. 

Buda’nın öğretisine göre huzura ulaşmanın sekiz aşamalı yolu var. Bunlar; 1-Doğru görüş, 2-Doğru düşünce, 3-Doğru konuşma, 4-Doğru hareket, 5-Doğru rızık, 6-Doğru çalışma, 7-Doğru farkındalık, ve 8-Doğru konsantrasyondur. Yani Buda’nın öğretisine göre sekiz tane doğruyu yan yana getirerek huzura ulaşılacağıdır.

Ben ve benim gibiler hayatında birkaç doğruyu yan yana getiremezken, sekiz doğruyu nasıl yan yana getirebiliriz bilmiyorum.  

Dört yanlış bir doğruyu götürürken sekiz doğru bir yanlışı neden götürmez.

Matematiğe göre bir şeyden uzaklaşıyorsak başka bir şeye yakınlaşıyoruzdur. Yani huzursuzluktan uzaklaşıyorsak varacağımız yerin huzur olması beklenir.

Ama her zaman bu böyle olmayabilir.

Her gidiş bir vazgeçiştir ve neden gidilmesi gerektiği, ne tarafa gidileceği ile ilgili bir analizi getirir. Eğer bu gidiş iyi analiz edilmez ise “yağmurdan kaçarken doluya da tutulma” terimi doğrulanmış olur.

Bir de Oruç Aruoba “Yol, kendine bir yer bulamamış kişinin özlemidir. Kendi yerini yerleşiklikte bulamayan kişi, onu yolculukta arar” der. Huzuru aramaya çıkan kişi, ya da uzaklaşan kişi kendini aramaya çıkan mıdır?

Benim buna cevabım “EVET” tir. Huzuru aramaya çıkan kişi aslında kendini de arayan, kendini de aramaya çıkan kişidir.

Sezen Aksu’nun bir şarkısında “Kendimden Kaçar Oldum” derken ki kişinin kendinden kaçması, inandığı değerlerden uzak bir hayat sürüyor olmasıdır.

En son olarak Charles Bukowski nin dediği geldi aklıma, “Bazen kendine gelmen için başkalarından gitmen gerekir. Uzaklaşmak Özgürlüktür”.

Burada kendinden kaçan da, huzuru aramak için uzaklaşan da aslında başkasından gidendir. Başkasından nereye gidileceği kesindir. Bu gidiş önce bireyi güçlendirir ve sonra yeni bir başlangıç tarif eder ve yeni bir hayatı yürümeye başlar. Yani başkasından giden başkasına varmaz, başkasından giden güçlendirdiği kendine varır.

Eğer bu gidişte kişi kendini güçlendiremeden yürümeye devam ederse (yeterli dersi çıkaramamış ise ki çoğu zaman maalesef böyle olur), bu gidişte başkasına varır, ki çoğu zaman bu yanlış kişidir. Yani yağmurdan kaçarken doluya tutulma hadisesi yaşanır.

Bu arada gitmeyi göze almak ancak cesurların işidir. Kendinden gitmek, başkasından gitmek korkaklara göre değildir. 

Yola çıkmadan varamazsın.

Huzuru bulmamız dileğiyle.