EN İYİ FONDÖTEN, CİLDİN KENDİ IŞILTISIDIR
Yaz geldi, makyajlar silindi, sıcaktan da çok durmuyor zaten. Malum deniz, kum, güneş…
Doğal görünümün trend olduğu şu günlerde cilt sağlığın için neler yapıyorsun? Ne kadar bilinçlisin?
GÜNEŞ KREMİ ALIRKEN NELERE DİKKAT EDİYORSUNUZ?
UVA ve UVB atmosferden geçer ve erken cilt yaşlanması, göz hasarı, cilt kanseri ve vücudun bağışıklık sisteminin hasarına neden olurlar.
UVA ışınları, UVB den daha az yoğundur. Ancak elli kat daha etki gösterir yani cilt dokularına UVB den daha az zarar verirler. UVA, cilt yaşlanması ve kırışıklığa (foto yaşlanma) neden olmanın yanında, cildin epidermisinin altındaki bazal hücrelerinin hasarına neden olur ki bu da cilt kanserinin başlangıcı demektir. UVB ışınları cildin daha çok yüzeye yakın hücrelerine hasar verir, cildin kızarması ve güneş yanıklarının oluşmasına sebep olur.
Seçeceğimiz güneş koruyucularının hem UVA hem de UVB den korunması gerekmektedir. Etkili bir güneş koruyucu kullanmak için üzerin de “broat-spectrum, full spectrum-multi spectrum yada UVA/UVB protection” ifadeleri olmalıdır.
Kutu üzerinde ifade edilen “SPF” (sun protection factor) güneş ışınlarının cildinizin kızarmaya başlama süresinin uzunluğunu yani ne kadar geç kızaracağını faktör üzerinden ifade eder. Daha yüksek demek, daha iyi bir güneş koruyucu demek değildir. SPF 15 cildi UVB ışınları yansımasından %93, spf 30, %97, spf %98 korumaktadır. Faktör ne olursa olsun, gün içinde belli aralıklarla tekrarlanmalıdır. (2-3 saat)
NEMLENDİRİCİ NASIL OLMALIDIR?
“Cildim çok yağlı o yüzden nemlendirici kullanıyorum” diye gelen hastam vardı. Bu da halkımız tarafından yanlış bilinenlerdendir. Cildinizi temizlediğiniz yıkama ürünü, fazla derinlemesine temizliyor ve ardından kuruluk hissi bırakıyorsa maalesef yanlış yoldasınız. Cildinizin koruyucu bariyer olarak belli bir yağ katmanına ihtiyacımız var. Bu ajoner kullanıldığında, vücudumuz kurudum sinyali göndererek fazla yağ salgılamasına ve sivilce oluşumuna neden oluyor.
Eğer cildiniz çok kuruysa öncesinde serum uygulayarak üzerine sürülen nemlendiricinin daha derine taşınması sağlanabilir. İçerden hijaluronik asit, kollejen I he schussler tuzları kullanarak hem cildin çok fazla su tutmasını hem de anti-going etkiyi artırabilirsiniz.
Herkes yapamasa da bu yanlışı el kremlerini nemlendirici olarak yüzüne sürenlerle karşılaşıyorum. Ananemizin sürdükleri, şu sürekli reklamlarda çıkan kremler özellikle göz çevremiz çok hassas. Kas dokumuzun en az olduğu ve derinin en ince olduğu bölge. Ne sürerseniz direk alacaktır. Bu yoğun yağlı içerikli kremler, yer çekimiyle birlikte aşağıya sarkma sürecini başlatacaktır.
SİVİLCELER
Şimdiye kadar ki tecrübelerimden mide de asit problemi olan birçok kişinin akne problemi yaşadığını gözlemledim.Fazla asit vücuttan akne şeklinde atılmaya çalışıyor.Cildin uygun bir ozonla temizlenmesinin ardından tedaviye uygun kullanılacak jel-kremler önemli fakat asıl sebebi ortadan kaldırmak olmazsa olmazlardandır. Sivilceler çoğu zamanda bağırsak kaynaklı olabiliyor. Hep demişimdir “bağırsağın neyse o’sun…” Fazla şeker, ekmek tüketimi de sebep olabiliyor. 30-35 yaşında hala sivilce problemi yaşayan çok hasta görüyorum, bütün bunların farklı sebepleri olabiliyor. Kişiye özel tedavi bu noktada önemlidir. SCHUSS'ler tuzları bu konuda çok başarılılar.
EN KOLAYI DA GÜNEŞ LEKELERİ
Yaza girdiğimiz, güneşin tüm gücüyle kavurduğu zamanda kahverengi lekeler daha da belirginleşiyor. Malesef en umutsuz hasta grubu. Hasta kendine kimyasal işlem görmüş birçok krem uygulamış, hem maddi – hem manevi kaybı olmuştur.
Size bir tüyo vereyim, yurt dışında artık her eve girmiş ve herkes tarafından bilinen “schussler tuzlar” içinde antibiyotik, kortizonun olmadığı, hamile ve emzirenlerin dahi kullanabildiği takviyelerdir. Bu konu da yüz analizi uzmanı olmuş doktor veya eczacılardan yardım isteyebilirsiniz. Sonuca inanamayacaksınız.
vioft2nntf|101001E398BFKoseYazisi|koseYazisiAciklama
vioft2nnt8|001001E398BF|DergiKorkuteliBurada|KoseYazisi|koseYazisiAciklama|91C5F963-22DF-4A3A-8F9B-109C40D74CA2