Page 38 - Korkuteli Burada Dergisi - Eylül 2017
P. 38
Herkese Merhaba,
Ben; Klinik Psikolog Hikmet Yavaş. Psikoloji
serüvenime İstanbul Arel Üniversitesi’nde başla-
dım ve lisans eğitimimi tamamladım. Şu an aynı
üniversitenin Klinik Psikoloji alanında uzmanlığıma
devam ediyorum. Bir spor merkezinde spor da-
nışmanlığı ve spor eğitmenliği yaptım. Şu an özel
Psikolojik Danışma Merkezi’nde terapilere devam
ederken, eş zamanlı olarak Estetik Merkezi’nde
çocuklara, ergenlere, yetişkinlere bireysel ve grup
psikoterapileri uyguluyorum. Birçoğunuz beni tanı-
yor olabilir ancak bu yazıya psikoterapist kimliğim
ile eşlik ediyor olacağım. Siz değerli Korkuteli Bura-
da okurları için psikologlar hakkında doğru bilinen
yanlışlardan bahsedeceğim.
Sizler için hemen düşünüyorum ve Korkuteli’nde
olduğumu varsayıyorum. Antalya’dan gelen yazlıkçı
temposu ile şirin ilçemiz hareketlenmeye başlamış
olmalı… İş yerinizde oturmuş çayınızı içerken dışa-
rıdan geçen eş dostlara havada uçuşan gariler, se-
lamlar, espriler derken… Bir anda Korkuteli Burada
dergisini açıp rastgele sayfaları karıştırırken bu yazıya
denk gelmiş olabilirsiniz. Tamam, bir dakika ben deli kitap
doktoru değilim! Lütfen okumaya devam edebilirsiniz. kelimesini herkes okurken beş harften oluşan
Psikolog Kimdir? Terapist bir nevi aynadır, iç dünyanızın ses topluluğunu aynı şekilde okudu. Ne oldu da herkesin zih-
yansımalarını anlamlandırır ve destek olur. Şöyle düşünebi- ninde farklı şeyler canlandı? Deprem herkes için travmatik
liriz herkesin aynadaki yansıması farklıdır. Tıpkı; gözümün bir durum olmayabilir. Ancak depremi yaşayan ya da tanık
içinde renk pigmentlerinin farklı dağılışı veyahut parmak olanlar için bu durum değişebilir. Birçoğunuzun rahatlıkla
SAYFA atlatabildiği zorluklar birçoğunuz için yaşamayı güçleştiren
38 izlerinizin farklılığı gibi… Yani her birey biricik, özel ve
tektir. Terapist öneride bulunmaz, yargılamaz, etiketlemez, bir neden de olabilir. Farkında olmadığımız bir alan bizi ele
kınamaz ve tanı koymaz. Bilimsel terapi tekniklerini bir araç geçirmek için nöbet tutuyor ve hatta bizi yönetiyor. Psikolo-
olarak kullanır. Nihai hedefi; içsel arzuları danışan ile keş- ji’de bunun adı; bilinçaltı yani farkında olmadığımız karanlık
federek, deneyimleyerek, tanımlayarak, anlayarak ancak oda olarak tanımlayabiliriz. Zihnimiz bu bölümden gizlice ko-
çözüm yollarını kullanarak vuku bulmayı sağlamak amacıdır. mut alır ve aklımıza anlamlı ya da anlamsız çağrışımlarla uya-
Psikolog kişinin öznel odalarına bazen ışık tutarak bazen de rılarda bulunur. Bastırmaya çalıştığınız bu düşünceler daha
o ışığı kısarak flu bir ambiyansla danışanı gezintiye çıkarır. şiddetli bir şekilde zihninizde canlanıverir. Psikolog bu bilin-
Dolayısıyla psikolog danışanlarının en gizli mahrem odaların- çaltı yolculuğunda düşüncelerinizin ötesine geçip düşündüğü-
dan en açık odalarına kadar, birlikte yol alabilir. Bu anlamda nüzün farkına vardırabilecek sorgulamalar yapar ve bilimsel
daha iyi anlaşılması için Hz. Mevlana’nın çok sevdiğim sözle- tekniklerini kullanır. Tabi ki bunu uygularken terapist birçok
rinden birini sizlerle paylaşmak istedim. kanıyı saptamış olsa da, yüzleştirme için doğru zamanlama
“Benim hayatımı yargılamadan önce, benim ayakkabı- ile bireyin hazır olmasını bekler. Bu tıpkı yeni bir enstrümanı
larımı giy ve benim geçtiğim yollardan, sokaklardan, dağ ve çalmaya başlayan bir çocuk gibidir. Eğitmeni çocuğa notala-
ovalardan geç. Hüznü, acıyı ve neşeyi tat. Benim geçtiğim rının yerlerini gösterir, öğretir, egzersizler yaparak pratiklerle
senelerden geç, benim takıldığım taşlara takıl. Yeniden ayağa pekiştirmeye çalışır. Psikoterapide bu durum, enstrümanın
kalk ve aynı yolu tekrar git, benim gittiğim gibi. Ancak on- sesi içerisindeki nüansları kaydetmenize, çalmanıza ve
dan sonra, beni yargılayabilirsin… kendinize özgü müziği bestelemenize benzer. Bu nedenle her
Hz. MEVLANA bireyin kendine özgü olan müziğini keşfetmesi yani danışma
Hz. Mevlana’nın aktardığı gibi Psikolog danışanın o ayak- sürecinin keyfini tatmasından yanayım.
kabılarını giyer ve onun geçtiği yolları, takıldığı taşları, düş- Kendini önemseyen insanların psikologa başvurduğunu
tüğü anları, tekrar ayağa kalkışını birlikte deneyimler. Bunu biliyor musunuz? Öncelikle bu noktada şunun altını çizmek
yaparken danışanın karşısında durmak yerine hemen yanına istiyorum; halk diliyle deli tabiri olarak tanımlanan kişiler
adım atarak aynı olaya birçok pencereden bakmayı sağlar. psikologa gitmez. Ağır vakaların tedavisini psikolog değil,
Şimdi düşünelim. Her birey farklı aile normlarına, sos- psikiyatr üstlenir. Psikolojik destek almak kişinin, güçsüz,
yo-ekonomik güçlerine, deneyimlerine, mizaçlarına, anıları- aciz, sorunlarını çözmede başarısız olduğu anlamını taşımaz;
na, travmalarına vb. özelliklere sahip ise sonsuz olasılıklara başa çıkamadığı durumlarda yardım isteyebilecek kadar ken-
sahibiz demektir. Şu an bile bu yazıyı okuyanların farklı farklı disini önemsediğini gösterir. Öyle ki birçok çalışmalar bilişsel
problemler ile baş etmeye çalıştığını göz önünde bulundura- terapinin depresyon, kaygı ve sık rastlanan diğer şikâyetleri
lım. Aynı kitap kelimesi herkesin zihninde farklı çağrışımlar olan çoğu kişi için oldukça yararlı olabileceğini göstermiştir.
canlandırabilir. Kiminin aklına Kur-an’ı Kerim, kiminin Gerçekte, mesela bilişsel terapi en az, en iyi anti depresan
Doğan Cüceloğlu, kiminin de yemek tarifleri gelebilir... Oysa ilaçlar (Örneğin; Prozac) kadar yararlı görmektedir. Temelin-
Korkuteli
burad.co